Türkiye’nin en genç savunma ve havacılık firmalarından olan Arı Savunma ve Havacılık kapılarını SavunmaTR ekibine açtı.
Hem sivil alanda hem de askeri alanda birçok insansız sistemi kendi bünyesinde üreten Arı Savunma ve Havacılık firmasının Kurucusu Dursun Özeroğlu ve Genel Müdürü Rıfat Dıvarcı SavunmaTR muhabirine özel açıklamalarda bulundu.
Arı Savunma ve Havacılık firmasının kuruluş hikayesini anlatan Dursun Özeroğlu;
“Arı Savunma 2016 yılında kurulmuş bir firmadır. Ben elektrik mühendisiyim ve 1993 yılından beri de enerji sektöründeyiz. Tabi elektrik-elektronik ve yazılım konularıyla iç içe olduğumuz için başka firmalarımız da var. 2014’lerde bir karar aldık ve kendi mühendislik potansiyelimizi savunma sanayii sektörüne yansıtmaya karar verdik. O dönemde 25 mühendisten oluşan bir ekibimiz vardı ve toplamda 80 kişi çalışıyorduk. Bu potansiyelimizi de ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda kullanmaya karar verdik. Savunma sanayiimize emek ve hizmet verme düşüncesi en büyük motivasyonumuz oldu. Bu doğrultuda kendi bilgimizi, birikimimizi, becerilerimizi ve tecrübelerimizi ‘acaba savunma sanayii sektörünün neresinde değerlendirebiliriz’ düşüncesiyle böyle bir karar aldık ve 2016 yılında Arı Savunma ortaya çıktı.
Üretim zaten bizim yaptığımız diğer işlerin de içeriğinde vardı, yazılım da hakeza diğer işlerimizin içinde vardı. Bütün çözüm ve hizmetlerimizi bütünleşik olarak savunma sanayii sektörüne sunduk ve bir altyapı oluşturduk. Bu altyapının içerisinde de başlangıçtan beri uçak mühendisi ve uçuş hocası istihdam etmeye başladık.” dedi.
“Gençleri havacılığa özendirmek oldukça önemli”
Firmalarının çalışma sahalarından ve faaliyet alanlarından bahseden Özeroğlu;
“Biz hava araçları konusunda ziyadesiyle hem sabit kanatlıda hem de hareketli kanatlıda çalışmalar yapıyoruz. İlk olarak haritalama ve görüntüleme amaçlı kullanılan sabit kanatlı bir platform ortaya çıkardık. Bu platformumuz İHA-1 formatındaydı. Akabinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın amfibik ihtiyaçlarını gidermek amaçlı bir çalışma ortaya koyduk. Bu çalışma sonunda suya inip kalkabilen bir platform ürettik ve Deniz Kuvvetleri’nin hizmetine sunduk. Sonrasında ilk temin ettiğimiz üründeki geri dönüşlere göre yeni bir ürün tasarlamak istedik.
Geçtiğimiz sene yoğun bir fuar dönemi geçirdik. Özellikle IDEF ve Sınır Güvenliği Fuar’ları bizim için oldukça yoğun güzel geçti. Aynı şekilde SAHA EXPO ve Teknofest’te de yer aldık. Firma olarak Teknofest’te üzerimize düşeni yaptığımızı düşünüyorum. Gençleri desteklemenin bizim görevimiz olduğunu çok iyi biliyoruz ve bu doğrultuda altı takımı bilfiil destekledik. Gençlerin önünü açmak ve havacılığa özendirmek bizim için oldukça önemli.”
“Geliştirdiğimiz ürünler tamamen kendi tasarımımız”
Firmasının ürettiği ürünlerin, yazılımından aviyoniğine tamamen kendi bünyelerinde yapıldığını söyleyen Dursun Özeroğlu;
“Son olarak biz şu anda yapmış olduğumuz ürünlerle Kara Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarını karşılayabilecek birçok ürün geliştirdik. Aynı şekilde Deniz Kuvvetleri, Jandarma ve Sınır Güvenliği’nin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla birçok faaliyette bulunduk. Yani bizim bu geliştirdiğimiz ürünler yapısal olarak tamamen kendi tasarımımız. Yine aynı şekilde yazılım ve aviyonik olarak da tamamen kendi tasarımımız.
Uçuşun kontrolü, dinamiği, ayrodinamiği, bazen matematiksel modellemesi ve diğer konulardaki çalışmalar tamamen kendi bünyemizde gerçekleştiriliyor. Sonuç olarak bütünleşik bir çalışma yapıyoruz ve bu doğrultuda 25 KG faydalı yük taşıyan yeni drone’umuz farklı görevleri yapabilecek ve farklı mühimmatları taşıyabilecek. Bu ürün işte bu bütünleşik çalışma ile ortaya çıktı.
Çalışmalarımızda hem Kara Kuvvetleri Komutanlığı hem de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ile irtibatlarımız devam ediyor.”
Rıfat Dıvarcı: Sürü Drone alanında önemli çalışmalarımız var
Arı Savunma ve Havacılık firmasının özellikle amfibik drone’u ve sürü algoritması üzerine yaptığı çalışmaları SavunmaTR muhabirine anlatan Arı Savunma ve Havacılık Genel Müdürü Rıfat Dıvarcı;
“Amfibik drone; Deniz Kuvvetleri’nin, Sahil Güvenliğin, deniz belediyelerinin veya göl kenarında bulunan il-ilçe belediyelerinin suya inip kalkan hava aracına olan ihtiyaçlarını gidermek amacıyla ortaya çıktı. Ürünümüz suda görüntü alma potansiyeline sahip ve su içinde görüntü alabiliyor. Ürün şu anda AR-GE aşamasında ve testleri halen devam ediyor. Önceki versiyonunu Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ve Gölcük Donanmasına teslim ettik.
Sürü drone alanında da çalışmalar yapıyoruz. Şu anki sürü algoritmamız 30 adet drone’u destekleyebiliyor. 30 adet drone’u simüle ettik. Simülasyonda matematiksel modellemesini yaptık ve tüm drone’lara görev amaçlı kodlar gönderdik. Drone’larımızı her türlü formasyonda da çalıştırabiliyoruz.
Mesela havada 30 drone’nunuz varken onlara farklı farklı görevler verip müşterek bir harekat yaptırabilirsiniz. Bu sistemin yazılım ara yüzü de yine bize ait. Yer kontrol istasyonundan her drone’u ayrı ayrı seçip görevlendirebiliyorsunuz veya gruplara ayırıp grup olarak görevlendirebiliyorsunuz.” dedi.
“İHA-2 platformumuz askeri alanda da etkin bir biçimde kullanılabilir”
Son olarak Arı Savunma’nın geliştirdiği en önemli ürünlerden biri olan İHA-2 platformundan bahseden Rıfat Dıvarcı;
“İHA-2 bildiğiniz gibi 25 KG’den 150 KG’ye kadar kalkış ağırlığı olan sistemlerdir. Bizim İHA-2’miz şu anda üzerindeki yüklerle beraber 26 KG ağırlığında. Bu İHA dört farklı amaçla kullanılabiliyor.
İHA-2’miz ilk olarak İHA eğitimlerinde kullanılabiliyor. Teori eğitimleri çeşitli kurumlar tarafından zaten veriliyor bizim de üniversitelerle güçlü bir bağımız var. İHA-2 eğitimlerinde kendi İHA’mızı kullandırıyoruz.
İkinci olarak Kızılay ile bir çalışmamız var organ naklinde ve ameliyat malzemelerinde taşımacılık yapması için. Aslında biz sadece askeri alanda değil sivil alanda da teknolojiler üretiyoruz ve çalışmalarımıza devam ediyoruz.
İHA-2 platformumuz askeri alanda da etkin bir biçimde kullanılabilir. Mühimmat bırakma konusunda çalışmaları sürdürüyoruz. Mühimmatın yanı sıra erzak ve tıbbi malzeme bırakma gibi faaliyetlerde de kullanılabilir. Ancak platformumuz modüler yapısı itibariyle silah sistemleri entegre edilebilecek bir yapıya sahip.”