SEDEC 2022 Fuarı kapsamında yurtdışı alım heyetleri ile buluşan CANİK, yeni ihracat pazarlarına açılmak ve Türk mühendisliğinin kalitesini bütün dünyaya göstermek için çalışmalarına devam ediyor.

SEDEC 2022 kapsamında SavunmaTR’ye özel açıklamalarda bulunan CANİK Kurumsal İletişim ve İş Geliştirme Müdürü Gençay Gençer CANİK global vizyonundan ve dünyadaki yerinden bahsetti.

SavunmaTR mikrofonlarına konuşan Gençay Gençer:

MMU Test Pilotu: MMU'nun uçuşunda hedef 27 Aralık MMU Test Pilotu: MMU'nun uçuşunda hedef 27 Aralık

“CANİK Samsun Yurt Savunma’nın markalarından bir tanesidir. 1998 yılında kuruldu, 24 yıldır faaliyet gösteriyor. Kurulduğu ilk yıllardan itibaren global vizyona sahip bir firmadır, amacı dünyanın en büyük savunma şirketlerinden biri olmaktır. Bu doğrultuda yapmış olduğu uzun bir vizyon planının sonucunda, ilk aşamada polimer gövdeli tabancayı Türkiye’ye ilk getiren firmadır. Bu projeyi 2010 yılında tamamladık ve kademeli olarak önce sivil kullanıma sunduk sonrasında da 2012 yılında Emniyet Teşkilatımızın hizmetine sunduk ve bununla bir ilki gerçekleştirdik. Hemen akabinde ihracat potansiyeli doğmasıyla beraber dünyanın 69 ülkesine silahlarımızı ihraç etmeye başladık.” dedi.

“CANİK’in ikinci en önemli ürünü de makinalı tüfek olmuştur”

CANİK’in makinalı tüfek alanında yaptığı çalışmaları anlatan Gençer:

“CANİK bir savunma şirketi ve bu vizyonda ikinci en önemli ürünü de makinalı tüfek olmuştur. Burada aslında hafif silah segmentinin en büyüğü olan 12,7’den bahsediyoruz. Halk arasında uçaksavar olarak da biliniyor ya da genel anlamda platform makinalı tüfeği olarak da geçiyor. Global ismi ise ağır makinalı tüfek olarak adlandırılmaktadır. 2018 yılında başladık bu projeye ve süreci 2021 yılının Ağustos aylarında tamamladık. Daha sonra endüstriyelleşme süreci ile devam ettik. SEDEC 2022 Fuarı’ndaki standımızda da sergiledik.

CANİK’in her zaman amacı globalde iş yapmak olduğu için bu tip ihracat potansiyeli çok yüksek olan ürünlere yönelmiştir. Polimer tabanca bunun ilk örneğidir, ağır makineli tüfek 12,7 bunun bir diğer örneğidir. Bu gibi silahların tüm orduların ve kolluk kuvvetlerinin envanterinde standart haline geldiğini bildiğimiz için sadece ülkemizin ihtiyacını karşılamak değil tüm dünyadaki dost ve müttefik ülkelerin ihtiyacını karşılamak için bu ürünleri geliştirme ve endüstriyelleştirip müşterilerimizin beğenisine sunma hedefiyle hareket etmiş bir firmayız ve bunu da başardığımızı söyleyebiliriz.” ifadelerini kullandı.

“Avcılık-atıcılık sektörü ABD’de 38 milyar dolarlık bir sektör”

ABD’de pazarında oldukça geniş bir ihracat hacmine sahip olan CANİK’in yurtdışı vizyonunu anlatan CANİK Kurumsal İletişim ve İş Geliştirme Müdürü Gençay Gençer:

“Hafif silahta özellikle tabanca ve tüfekte diyelim daha çok sivillerin ulaşabileceği silahlarda ABD pazarı inanılmaz büyük bir pazar. Yani şöyle ifade etmek istiyorum size; bugün sadece avcılık-atıcılık sektörü ABD’de 38 milyar dolarlık bir sektör. Biz tabii ki buradan ülke olarak da şirket olarak da almak istiyoruz ve alıyoruz.

ABD pazarının çok dikkatli analiz edilmesi gerekiyor, bu pazarı çok iyi anlamanız gerekiyor. Dinamikler çok hızlı değişebilir ve sizin de her olasılığa karşı hazırlıklı olmanız gerekir, hazır bir aksiyon planınızın kesinlikle olması gerekir. Biz bu sürece 2010 yılında başladık. Zaten 2012 yılından itibaren de ABD’de bilinirliğimiz çok artmaya başladı. Bugün artık ABD’de insanlar CANİK olarak bizi çok iyi tanıyorlar. Bunun da karşılığını ilk olarak ABD’nin ve dünyanın en büyük ödülü olan ICA ödüllerini 2017 yılında ‘TP9-SFX’ tabancamızla aldık. Hemen akabinde 2019 yılında ‘TP9 Elite Combat’ ile ‘En İyi Tabanca’ ödülü olan ‘Yılın Tabancası’ ödülünü aldık. 2020 yılına geldiğimizde ise bu sefer ‘SUB Compact’ı çıkarmıştık ve ABD’deki adıyla ‘TP9 Elite SC’ modelimizle yine ‘Yılın Tabancası’ ödülünü aldık. Geçen hafta açıklanan bir ödülde ise yine ABD’de ‘Yılın Tabancası’ ödülünü bir kez daha aldık.

ABD’de yüze yakın tabanca markası var, dünyadaki bütün tabanca markaları ABD’de yer alıyor ve ateşli silah markaları da ABD’de yer alıyor. Son altı yılda bu ödülü dört kez alabilen tek firma biziz. Bu ödülleri verenler de bağımsız kuruluşlar ve kesinlikle sponsorluk kabul etmeyen kuruluşlar. Biz CANİK olarak bileğimizin hakkıyla ve kalitemizle gidip bu ödülleri kazanmaya devam ediyoruz.” diye konuştu.

“SEDEC adına yakışır bir organizasyon oldu”

Türkiye’nin ilk ve Tek Anayurt ve Sınır Güvenliği Fuarı olan SEDEC’i değerlendiren Gençay Gençer son olarak:

“Savunma Sanayii Başkanlığı’mızın ve SaSaD’ın önderliğinde yapılan bir organizasyon. Ankara’da yapılıyor ve SEDEC adına yakışır bir şekilde delegasyonların ve yurtdışından yetkili alım heyetlerinin olduğu bir organizasyon. Ufacık bir alanda bu kadar çok delegasyonun ağırlanması bizim için çok yararlı. Bizim vizyonumuz da tamamen ihracat üzerine çünkü ülkemiz için tek menfaatine olan kısmın bu olduğunu düşünüyoruz. Delegasyonların burada olması, alım heyetlerinin burada olması oldukça önemli. Bunu sağladıkları için de SSB ve SaSaD’a çok teşekkür ediyoruz.” ifadelerini kullandı.