Ekonomik krizle boğuşan Yunanistan’ı zor günler bekliyor

Uzun yıllar derin ekonomik krizle boğuşan, kurtarma paketleri ve kemer sıkma politikaları nedeniyle sık sık protestoların yaşandığı Yunanistan’ın, Avrupa Birliği’nin (AB) desteğiyle ayakta durabilen ekonomisine karşın yeni silah alımlarına yönelmesi tartışmaları alevlendirdi. Uzmanlar, böyle bir tabloda “Yunanistan ekonomisini yine zor bir kışın beklediğini” belirtiyor.

Doğu Akdeniz ve Ege’deki gerginliğin gölgesinde Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, 18 savaş uçağı, 4 fırkateyn, 4 helikopter satın alacaklarını ve 15 bin yeni askeri personel takviyesi yapacaklarını ifade etti. Atina yönetimi de ülkenin 10 yılda 10 milyar avroluk savunma harcaması yapmayı planladığını bildirdi.

Bu planlamanın, ekonomik kriz ile yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının olumsuz etkilerini yaşamaya devam eden Yunanistan ekonomisi için yeni yükleri de beraberinde getireceği kaydediliyor.

Dünya Bankası verilerinden yapılan derlemeye göre, ülkenin savunma harcamaları 2009 yılında tüm zamanların en yüksek seviyesine erişerek 10 milyar 64 milyon dolara kadar yükseldi. Bu harcamaların gayrisafi yurt içi hasılasındaki (GSYH) payının en yüksek olduğu yıl ise yüzde 5,9 ile 1977 olarak kayıtlarda yer alıyor.

Yunanistan’ın savunma harcamalarının yüksekliğine uluslararası medya da dikkati çekerken, bazı kaynaklar bu harcamaların ülke ekonomisini zora soktuğuna işaret ediyor.

Guardian’dan Phillip Inmann’ın makalesine göre 2009’un sonralarında başlayan ve etkileri halen süren borç krizinin nedenlerinden birinin “Türkiye ile yıllarca süren anlaşmazlık” olduğu belirtiliyor. 2011 yılında krizin etkileriyle boğuşan Yunanistan’ın savunma harcamalarının GSYH’sine oranı yüzde 2,1 iken, bu dönemde AB üyesi NATO ülkelerinde bunun ortalama yüzde 1,6 olduğu vurgulanıyor.

Araştırmada, “Yunan hükümetinin ordu harcamalarını azaltmak noktasında gönülsüz olduğu ve bunun bir nedenin de Almanya ve Fransa’nın ülkeye uyguladığı politik baskılardan kaynaklandığı” aktarılıyor.

Business Insider’dan Jeremy Bender’a göre ise ekonomik kriz döneminde bile ülkenin ordu harcamalarını yüksek tutmasının 3 nedeni, personel harcamaları, bölge jeopolitiği ve siyasi baskılar olarak sıralanıyor. Yunan savunma uzmanlarının da ülkenin Türkiye’ye güvensizliğinden dolayı bu alanda aşırı harcamalar yaptığına ve ordu imkanlarını Türkiye ile eşit seviyeye getirmeye çalıştığına işaret ediyor.

Financial Times’tan Peter Spiegel de makalesinde borç krizi döneminde ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya olmasına rağmen savunma harcamalarında frene basmayan Yunanistan’a “Savunma harcamalarını kısarak, bu alanda niteliğe odaklanması” tavsiyesi verildiğini belirtiyor.

“Kriz döneminde bile 5 milyar doların altına inmedi”

Havacılık, uzay, savunma politikaları ve teknolojileri uzmanı Arda Mevlütoğlu, AA muhabirine, Yunanistan’ın savunma harcamaları ve bunun ekonomisine etkilerine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Mevlütoğlu, ülkenin 2008-2009 yıllarında yaşadığı derin ekonomik buhranın ardından ağır koşulları olan kurtarma paketi ve uygulanan tedbirlerle son 5 yılda ekonomisinde bir miktar rahatlama gözlenmeye başladığını söyledi.

Bu süreçte Yunanistan’ın 1996’dan sonra başlattığı geniş kapsamlı ve iddialı silahlanma programını büyük oranda askıya aldığını hatırlatan Mevlütoğlu, öte yandan ülkenin kriz döneminde bile savunma harcamalarının GSYH’ye oranının en düşük yüzde 2,33 olduğunu ve 4,8-5 milyar dolar bandının altına inmediğini bildirdi.

Mevlütoğlu, Yunan ekonomisindeki pozitif ivmeli gelişme eğiliminin, Kovid-19 salgınından zarar görmesinin kaçınılmaz olduğuna dikkati çekerek, Doğu Akdeniz ve Ege’de Türkiye ile yaşanan gerilimin turizm gelirlerini azalttığını dile getirdi.

“Alım ve modernizasyon projelerinin açıklanma zamanı siyasi maksatlı”

Mevlütoğlu, “Yunanistan, ekonomisinin en kötü olduğu süreçte bile savunma harcamalarında asgari seviyeyi korumaya özen gösterdi. Kovid-19 sonrası süreçte çok kapsamlı ya da pahalı alımlar yerine, geride bırakılan 10 yılın benzeri şekilde, daha maliyet-etkin modernizasyon ve tedarik projelerinin yürütüleceğini öngörebiliriz.” dedi.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in açıkladığı silahlanma programındaki alım ve modernizasyon projelerinin yaklaşık 10 yıldır rafa kaldırılmış faaliyetler olduğunu belirten Mevlütoğlu, “Bunların kısa süre içinde gündeme gelmesi zaten bekleniyordu. Bu paketin açıklanma zamanı ve şekli, siyasi maksatlı ve içeriklidir.” diye konuştu.

“Yunanistan kendini bir ‘ileri savunma hattı’ olarak görüyor”

Yunanistan’ın kuruluşundan itibaren Türkiye’yi en öncelikli dış tehdit olarak algıladığını anımsatan Mevlütoğlu, ülkenin savunma harcamalarının arkasındaki etkenlere ilişkin de şu değerlendirmede bulundu:

“Ülkenin siyasi-askeri algı ve planlamalarında, Türkiye ile bölgesel rekabet ve Türkiye’nin pozisyonu ile girişimleri belirleyici etken durumunda. Bunlara ilaveten son dönemde AB’nin Yunanistan’a tanımlamaya çalıştığı yeni jeopolitik kimlik ve bunun uzantısı olan PESCO kurgusu içinde ülkenin kendini Türkiye’ye karşı bir ‘cephe’ ya da bir ‘ileri savunma hattı’ olarak konumlandırma gayretini gözlemliyorum. Ayrıca yine son dönemde Doğu Akdeniz bölgesindeki jeopolitik gelişmeler ve Türkiye’nin komşularıyla ilişkilerinin seyri sonucunda Yunanistan’ın Türkiye’yi çevrelemek için Mısır ve İsrail ile askeri ittifaklarını hızla geliştirdiği görülüyor. Tüm bunlar alt alta konulduğunda, Yunanistan için özellikle hava ve deniz kuvvetleri bakımından iddialı bir gücün kurulması ve idamesi bir şart haline geliyor.”

Mevlütoğlu, Yunanistan’a savunma ürünleri satanların iki ülke arasındaki gerilimi tetikleyip tetiklemediğine ilişkin, “Zaten Türkiye ile olan bölgesel rekabeti nedeniyle on yıllardır küresel savunma sanayisi için çok önemli bir pazar konumundaydı. Bu pazarda ABD ile birlikte Fransa ve Almanya en önemli tedarikçiler.” ifadelerini kullandı.

“Kısa vadede F-35 satışının gündeme gelmesi beklenebilir”

Fransa ile daha da yakınlaşan Yunanistan’ın bu ülkeden alımlarının devam edebileceğini belirten Mevlütoğlu, şöyle konuştu:

“Doğu Akdeniz odağında, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan ile ilişkilerini daha da sıkılaştıran ABD’nin de bu ülkeye satışlarını artırması, bu kapsamda kısa vadede F-35 satışının gündeme gelmesi beklenebilir. Yunanistan’ın son yıllarda bir diğer savunma sanayisi ve askeri iş birliği ortağı olarak öne çıkan İsrail de listeye eklenmelidir. Nitekim Yunanistan kısa süre önce İsrail’den Heron tipi İHA’lar kiralamıştı. Farklı sistemler için alımlar bunu takip edebilir.”

Mevlütoğlu, Yunanistan’ın ekonomide son yıllarda kaydedilen rahatlamayla mütevazı ölçekte ancak harekat ve manevra kabiliyetini artıracak alım ve modernizasyonlara yönelmesinin, salt Yunanistan/Ege perspektifinden değil, Avrupa’nın yeni jeopolitik kimliği bağlamında değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

“Yunan ekonomisi zor bir kışla karşı karşıya”

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Dimitris Tsarouhas ise Yunanistan’ın ordu harcamaların uzun süre kaydedilen düşüşün ardından yeniden artırdığını bildirdi.

Son dönemde Başbakan Miçotakis’in açıkladığı alımların ordunun operasyonel kapasitesine ve kalitesine yatırımı hedeflediğini belirten Tsarouhas, bu gelişmede son dönemde Türkiye ile yükselen tansiyonun da etkili olduğunu ifade etti.

Tsarouhas, Yunanistan’ın savunma harcamaları oranının Türkiye ile ilişkilerindeki gerilimle orantılı olduğuna dikkati çekerek, bunun aynı zamanda ülkenin NATO’ya savunma harcamaları taahhüdüne de bağlı olduğunu dile getirdi.

“Yunan ekonomisi, diğer birçok ülke gibi çok zor bir kışla karşı karşıya.” diyen Tsarouhas, hükümetin AB’nin kurtarma fonuyla sağladığı desteğin yanı sıra iç talebi artırmak için yapılan vergi indirimlerine güvendiğini kaydetti.

Editör : SavunmaTR Haber Merkezi

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Benzer Haberler

Hoşgeldiniz

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Şifrenizi Sıfırlayın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi giriniz.