FNSS Genel Müdürü Nail Kurt, 6x6 ve 8x8 sistemlerde yerli motor kullanılması, FNSS’nin ihracatta 2.6 milyar dolar gibi bir rakamı yakalaması, KAPLAN-MT üretimindeki son durumu ve Gölge Süvari’de gelinen son aşamayı SavunmaTR’ye verdiği özel açıklamalarda aktardı. Nail Kurt, ayrıca Orta ve Uzak Doğu’nun FNSS için önemli bir ihracat pazarı olduğunu da vurguladı.
"FNSS bir dünya markası oldu"
FNSS’nin ilk defa Defense News Top 100 listesine girdiğini ve bu başarının FNSS’nin gelecek vizyonunu ortaya koyduğunu söyleyen FNSS Genel Müdürü Nail Kurt, "FNSS olarak, dünyanın en büyük 100 savunma şirketinin belirlendiği; Defense News yayın organının Top 100 listesinde yer almaktan dolayı gururluyuz. Bu tablo, FNSS için 30 yıl boyunca bu yolda ne kadar doğru adımlar attığımızın, özverili çalışmalarımızın ve emeğimizin bir göstergesidir. Özgün ve müşteri odaklı çözümlerimiz sayesinde FNSS bugün bir dünya markası oldu. Bu başarı tüm FNSS ailesinindir. Önümüzdeki dönemde de “dünyanın güvendiği ve saygı duyduğu Türk savunma şirketi” vizyonuyla hareket etmeye devam edeceğiz. Yerleşik pazar olarak gördüğümüz uluslararası pazarlarda yeni sözleşmeler imzalamayı ve yeni uluslararası pazarlarda faaliyet göstermeyi hedefliyoruz. İhracat başarılarımız bizlere gurur verse de; gelecekte de sürdürülebilirlik açısından yurtiçi ve yurtdışı işlerimizin dengeli bir yapıda seyretmesini hedefliyoruz. Savunma sektöründe bir firmanın kendi ülkesinde belirli bir oranda iş hacmine sahip olmadan, yalnızca ihracat yaparak uzun vadede sürdürülebilir olması çok kolay değil. Ülkemiz ve Silahlı Kuvvetlerimiz için milli bir değer olan FNSS’mizin sürdürülebilirliği, başarılarının artarak devam etmesi hepimizin hedefi." ifadelerini kullandı.
"İhracat projelerimizin hacmi 2.6 Milyar doları geçmiştir"
Türk savunma sektöründe FNSS’nin önemli bir yerde olduğunun altını çizen Nail Kurt, "Bilindiği üzere FNSS Türk Savunma Sanayiinin kara muharebe platformları ihracat lideridir ve bu alanda birçok ilklere imza atmıştır. Orta ve Uzak Doğu FNSS’nin en önemli ihracat pazarları arasında yer almaktadır. FNSS bugüne kadar 7 ülkeye komple araç, daha fazla ülkeye de alt sistem, parça ve hizmet ihracat etmeyi başarmıştır. Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz ihracat projelerimizin hacmi 2.6 Milyar doları geçmiştir.
Bu çerçevede Malezya ile ilk ihracat sözleşmemizi 2000 yılında imzaladık ve 2000- 2010 yılları arasında imzalanan üç sözleşme kapsamında toplam 267 adet muhtelif konfigürasyonlarda paletli Zırhlı Muharebe araçlarımızı (ZMA-15 ve ZMA-19) Malezya Silahlı Kuvvetlerine teslim ettik. Bu projelerde Malezya’daki iş ortağımıza teknoloji ve know-how transferi de gerçekleştirerek, kazandırdığımız kabiliyetlerle Malezya’da yerli üretim imkanı sağladık. Bilahare 2011 yılında halen Kara Sistemlerinde tek kalemde yapılan en büyük ihracat projesi olan ve 8x8 Tekerlekli Zırhlı Araç geliştirme ve üretimini kapsayan AV-8 Gempita projesinin sözleşmesini imzaladık. 257 adet 12 değişik konfigürasyonunda aracın yerel üretimle Malezya Ordusuna teslimatını içeren bu projede teslimatlar büyük oranda tamamlanmış olup kalan araçların teslimatının da bu yıl içerisinde yapılması planlanmıştır.
2015 yılında imzaladığımız sözleşme çerçevesinde Umman Kraliyet Kara Kuvvetleri geliştirip ürettiğimiz 13 farklı konfigürasyonda toplam 172 adet yeni nesil PARS-III 6x6 ve 8x8 Taktik Tekerlekli Zırhlı Araçların teslimatını 2020 sonu itibariyle tamamladık. Araç konfigürasyonları arasında FNSS 25mm SABER kuleli Keşif ve Komuta araçları, 120mm Havan taşıyıcı, Zırhlı İstihkam Aracı, Zırhlı Kurtarma Aracı, Zırhlı Ambulans, Zırhlı Personel Taşıyıcılar yer almaktadır. Planlı eğitim programlarının da bu yıl içerisinde tamamlanmasıyla sözleşmesel teslimat yükümlülüklerimizi tamamlamış olacağız. Paralel olarak garanti sonrası araçların bakım ve onarım ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak bir satış sonrası destek anlaşması için Umman Savunma Bakanlığı ile görüşmelerimiz devam etmektedir.
Yakın dönemde Filipinler Savunma Bakanlığı ile iki farklı proje için sözleşme imzaladık ve her iki proje de yürürlüğe girdi. Projelerden ilki Filipinler Ordusu envanterinde bulunan ZMA sınıfı paletli personel taşıyıcılar için 6 adet 12.7mm/7.62mm ve 40mm/7.62mm konfigürasyonlarında SABER tek kişilik silah kulesi üretimini ve araçlara entegrasyonunu kapsamaktadır. İkinci proje ise 6 adet Zırhlı İstihkam İş Makinası (AZMİM) üretimi ve teslimatını kapsamaktadır. Bu proje ile daha önce TSK’ya teslim etmiş olduğumuz AZMİM aracımızın ilk ihracatını da gerçekleştirmiş olacağız. Her iki projede de faaliyetlerimize takvimlere uygun olarak devam etmekteyiz. FNSS olarak bu bölgelerde hem Paletli hem de Tekerlekli Zırhlı Araçlarımıza yönelik potansiyel ihracat projeleri üzerinde çalışmalarımıza devam etmekteyiz." diye konuştu.
“İnsansız sistemler gibi pek çok güncel teknolojiyi takip ediyoruz”
FNSS’nin zırhlı araçlar dışındaki çalışmalarını da anlatan Genel Müdür Nail Kurt, “Zırhlı muharebe araçları ve silah sistemleri alanlarındaki gelişmelerin yanı sıra, hibrit ve elektrikli güç sistemleri ve insansız sistemler gibi pek çok güncel teknolojiyi takip ediyoruz. Bunlar her ne kadar popüler teknoloji alanları olsa da kullanıcı için sunduğu değerin netleşmesi için zamana ihtiyaç duyulan konular. Bu alanlarda henüz somutlaşmış kullanıcı gereksinimleri olduğunu söyleyemeyiz. Gereksinimler netleştikçe bu alanlardaki çalışmalarımızı ve ürünlerimizi şekillendirip sizlerle paylaşacağız. Zırhlı araçların alt sistemleri ile ilgili olarak da tedarik zincirimizle kol kola çalışmalar sürdürüyoruz. Sadece FNSS bünyesinde değil, tedarikçilerimizle birlikte pek çok yerlileştirme projesi yürütüyoruz.” dedi.
“Herhangi bir sektörde kadının rolünü erkeğin rolünden ayırmamak gerekiyor”
Savunma sanayii sektöründe kadının yerinin ne kadar önemli olduğunu anlatan FNSS Genel Müdürü Nail Kurt, "Öncelikle savunma sanayiinde ya da başka herhangi bir sektörde kadının rolünü erkeğin rolünden ayırmamak gerekiyor, bununla başlayabilirim. Sadece bulunduğumuz sektörde değil, tüm diğer sektörlerdeki iş hayatında ve toplumsal alanda fırsat ve hak eşitliği teşvik edilmesi gereken bir konu. Çalışma hayatında kadının yer alması toplumsal ve ekonomik kalkınma sürecinde önem taşımakta. Savunma ve Havacılık gibi özellikle erkek egemen sektörlerde kadın istihdamını arttırmak, sektördeki çalışan çeşitliliğini arttırma hedefinin de öncül adımlarından olmalı. Gerek Türkiye’de gerek globalde iş hayatında özellikle teknoloji, araştırma ve mühendislik alanlarında kadın istihdam oranı arzu edilen seviyelerde değil maalesef. Son raporlamalara baktığımızda sosyo-ekonomik anlamda önde gelen G7 ülkelerinde özel sektörde kadın istihdamı oranı %30 civarında, Türkiye’de ise bu oran World Bank verilerine göre %16 civarlarında seyretmekte. Şu anda şirketimizde kadın çalışan oranımız %15, kadın yönetici oranımız ise %13. Biz FNSS olarak kadın istihdamını sadece çalışan oranı bazında değil, kadının iş hayatında dezavantajlı duruma düşmesinin önüne geçecek uygulamalarımız (kreş yardımı, izinler konusunda esneklik vb.) ve kadın çalışanlarımızın gelişim ve kariyer imkanları ile birlikte ele alıyoruz. İşe alım politikalarımızda benzer yetkinliklere sahip adaylar arasında kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık uygulamamız var. Toplumsal alanda da kadın teknoloji ve mühendislik öğrencilerine mentörlük desteği sağlama gibi projelerimiz devam etmekte." ifadelerini kullandı.
"Gölge Süvari’yi TSK’nın envanterine kazandırmak için var gücümüz ile çalışıyoruz"
FNSS’nin otonom ve insansız sistemlerdeki çalışmalarından bahseden Nail Kurt, "FNSS olarak, otonom ve insansız sistemler ile ilgili çalışmalarımıza 2018 yılının sonunda başladık ve Gölge Süvari’yi başta Türk Silahlı Kuvvetlerimiz olmak üzere dost ve müttefik ülke ordularının beğenisine 2019 yılında IDEF Fuarında sunduk. Fuar sonrasında, çalışmalarımıza belirlemiş olduğumuz AR-GE yol haritasına uygun olarak devam ettik. Özellikle aracın uzaktan kontrol birimi üzerinden sürülmesine ilave olarak, Gölge Süvariye 360 derece insan algılama ve üsse dönüş gibi otonom kabiliyetler kazandırılması noktasında yoğun bir çalışma içerisinde olduk. Yürüttüğümüz bu çalışmaları, daha da ileri seviyeye taşımak üzere gerekli planlamalarımızı teknoloji kazanımı yol haritamıza uygun olarak sürdürüyoruz. Ağır sınıf insansız ve otonom kara sistemlerinin geleceğin muharebe alanında önemli bir kuvvet çarpanı olacağı inancıyla odağımız bu alana da veriyoruz. Ağır sınıf insansız ve otonom, Gölge Süvari’yi Türk Silahlı Kuvvetlerimiz envanterine kazandırmak için var gücümüz ile çalışıyoruz." diye konuştu.
"Ürünlerimizin yerlilik oranı %70 mertebelerine ulaşabilmektedir"
Savunma sanayiinde yerlileşmenin önemini anlatan FNSS Genel Müdürü Nail Kurt, "FNSS kurulduğu günden bu yana, ürünlerinin yerli imkân ve kaynaklar kullanılarak üretilmesini hedeflemekte ve bu hedef doğrultusunda stratejilerini şekillendirmektedir. Günümüz koşullarında, yurtdışından tedarik edilmekte olan sistem/alt sistemlerin maliyet ve tedarik süresi başta olmak üzere proje kısıtları üzerinde önemli etkileri olabilmektedir. Ayrıca; ihracat izinleri gibi konjonktüre bağlı olarak ön plana çıkabilen riskleri göz önünde bulundurduğumuzda, 30 yıldır yürütmekte olduğumuz yerlileştirme ve yetkin tedarikçi geliştirme çalışmalarımızın değeri net bir şekilde görülmektedir. Geldiğimiz noktada, ürünlerimizin yerlilik oranı, müşteri isteklerine bağlı olarak, %70 mertebelerine ulaşabilmektedir. Kısa vadede, ülkemizde yürütülmekte olan başta zırh çeliği ve güç grubu geliştirme çalışmalarının sonuçlanması ile birlikte bu oranları daha da yukarı taşıyabileceğimizi değerlendiriyoruz." dedi.
"6x6 ve 8x8 PARS İZCİ araçlarımızda TÜMOSAN tarafından geliştirilen motorlar kullanılacak"
8x8 ve 6x6 araç projelerinde yerli güç grubunun kullanılacağını söyleyen FNSS Genel Müdürü Kurt, "Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı’nın ihtiyaçlarına yönelik olarak yürütmekte olduğumuz Özel Maksatlı Taktik Tekerlekli Araçlar Projesi kapsamında Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı için geliştirilmekte olan 6x6 ve 8x8 PARS İZCİ araçlarımızda TÜMOSAN tarafından geliştirilen motorlar kullanılacaktır. ÖMTTZA Projemiz ile ülkemizde ilk defa yerli bir motorun araçlara entegrasyonu gerçekleştirilecek olup, Proje oldukça yüksek bir yerlileşme sağlanması öngörülmektedir. Diğer taraftan, Savunma Sanayii Başkanlığımız himayelerinde yürütülmekte olan güç grubu geliştirme projelerinin tamamını yakından takip etmekteyiz. Bu projelerde elde edilecek kazanımları, başta yurt içi projelerimiz olmak üzere ihracat projelerimizde de kullanmayı hedefliyoruz.
Özellikle, uluslararası alanda zaman zaman karşı karşıya kaldığımız ihracat kısıtlamaları ülkemizde otomotiv alt sistemlerinin geliştirilmesi konusunda önemli fırsatları da beraberinde getiriyor. FNSS olarak, her zaman platform tasarımcısı olarak alt sistem üreticilerinin yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz. Bu noktada, sistem seviyesi sahip olduğumuz bilgi birikimi ve tecrübeleri bu firmalarımız ile paylaşarak, tasarıma doğru girdi vermek adına üzerimize düşeni her zaman yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
"18 adet KAPLAN MT tankı üretilecek"
Endonezyalı Savunma Sanayii kuruluşu PT Pindad ile olan ortaklıktan ve KAPLAN MT projesinden bahseden Nail Kurt, "Şirketimizin, Endonezya Devleti Savunma Sanayii kuruluşu olan PT Pindad firması ortaklığı ile geliştirdiği Orta Ağırlık Sınıfı Tank KAPLAN MT Endonezya ordusunun tüm kalifikasyon testlerini başarıyla tamamlayarak seri üretime geçmeye hazır hale gelmişti. Yerel iş ortağımız PT-Pindad ile seri üretim için imzaladığımız sözleşme 2019 yılı Aralık ayında yürürlüğe girdi. Sözleşme kapsamında 18 adet KAPLAN MT tankı üretilecek olup, ilk 10 tank Türkiye’de ve kalan 8 tankın üretimleri ise FNSS’nin göndereceği kitlerle Endonezya’da gerçekleştirilecek. Halihazırda ilk aracın üretimi devam etmekte olup proje takvime uygun olarak ilerlemektedir. Araçların Endonezya Ordusu’na teslimatına önümüzdeki yıl başlanması planlanmıştır.
FNSS’nin PT Pindad’a teknoloji transferini de içeren KAPLAN MT Projesi, Türkiye’nin Orta Ağırlık Tank Sınıfında gerçekleştirdiği ilk ihracat sözleşmesi olmasının yanı sıra Endonezya ile Türkiye arasında imzalanan Savunma Sanayi İş Birliği Anlaşmaları çerçevesinde başlatılan ve sonuca ulaşılan ilk proje olma özelliğini de taşımaktadır. Endonezya Ordusu’nun bu tank’lar için ihtiyacı daha yüksek adetlerde olup önümüzdeki dönemde ilave bütçenin onaylanması ile birlikte seri üretim siparişlerinin devamının gelmesi beklenmektedir." diye konuştu.
"KAPLAN-MT, uluslararası alanda oldukça yoğun bir ilgi görüyor"
KAPLAN-MT için TSK’dan gelen herhangi bir talebin olmadığını söyleyen FNSS Genel Müdürü Nail Kurt son olarak, “Endonezya Kara Kuvvetleri ihtiyacına yönelik olarak, yerel şirketleri PT-Pindad’ın da katılımıyla geliştirdiğimiz KAPLAN-MT aracının seri üretim sözleşmesi imzalanmış durumdadır. KAPLAN-MT, ülkemizde ve Endonezya’da oldukça kapsamlı testlere tabi tutuldu ve şu anda ilk parti seri üretim sözleşme kapsamında proje faaliyetleri devam ediyor. KAPLAN-MT, uluslararası alanda oldukça yoğun bir ilgi görüyor. Bildiğiniz üzere, orduların tank konseptleri karşı karşıya bulunulan tehdit, coğrafi koşullar gibi birçok parametreye göre birbirinden farklılık arz ediyor. Bu noktada, KAPLAN-MT ülkemizde de beğeni ile karşılanıyor, zaman zaman aracımızı anlatma fırsatımız oluyor. Halihazırda KAPLAN-MT için Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından oluşturulan resmi bir talep, gereksinim bulunmamaktadır.” dedi.