Pakistan Ankara Büyükelçisi Muhammad Syrus Sajjad Qazi, MİLGEM Sınıfı Gemilerin inşası, MFI-395 Super Mushshak başlangıç eğitim uçağı teslimat tarihleri, Pakistan ile Türkiye'nin Milli Muharip Uçak projesi çalışmaları ve Pakistan Genel Kurmay Başkanı ile kurmaylarının geçtiğimiz günlerde Türkiye'ye yaptığı ziyaretin detaylarını SavunmaTR'ye verdiği özel röportajda açıkladı.
"Pakistan Türk savunma sanayii ürünleri için en büyük pazarlardan birisidir"
Türk İHA/SİHA’larının Azerbaycan'da çok önemli işlere imza attığını vurgulayan Qazi, Pakistan'ın Türk savunma sanayii ürünleri için en büyük pazarlardan biri olduğunu dile getirdi.
"Türkiye son yıllarda kendi ulusal İnsansız Hava Araçları geliştirme programında olağanüstü atılımlar atmıştır. Türk İHA’larının çeşitli operasyon alanlarındaki taktik etkililiği, gücü ve hayatta kalma kabiliyeti, Türkiye’nin bu ürünlerinin 'gerçek savaşta denenmiş' olduğunu ispat etmiştir ve Türkiye’ye birçok rakibinin aksine dünya İHA’lar pazarında prestijli bir ün kazandırmıştır. Biz Türk İHA’larının Azerbaycan’daki Dağlık Karabağ savaşında nasıl kritik bir rol oynadığına tanıklık ettik. Böyle gelişmiş silah sistemleri gelecekteki tüm silahlar arasında esaslı bir bileşen oluşturacaktır. Bizim silahlı kuvvetlerimiz de Türk güçleri tarafından herhangi bir yerde yürütülmüş olan son zamanlardaki operasyonlardan öğrenmek için çok yakından çalışmıştır. Pakistan ve Türkiye arasındaki savunma iş birliği değerlendirildiği zaman, bizim ikili ilişkilerimizin en güçlü dayanaklarından birisi olduğu görülecektir. Pakistan Türk savunma sanayii ürünleri için en büyük pazarlardan birisidir. Bu iş birliği önümüzdeki zamanlarda daha da güçlendirilecektir. "
"MİLGEM sınıfı savaş gemilerinin inşası Pakistan Donanması için benzersiz bir değer taşımaktadır"
Türkiye’den alınan 4 MİLGEM Gemilerinin inşasının ikisi Türkiye'de diğer ikisinin ise Pakistan’da yapılacağını ifade eden Pakistan Ankara Büyükelçisi Muhammad Syrus Sajjad Qazi, ayrıca Türkiye’nin Pakistan’dan alacağı MFI-395 Super Mushshak başlangıç eğitim uçağı teslimatının Temmuz ayında başlaması planlandığını aktardı.
"Pakistan Donanması son yirmi yıldır Hint Okyanusu bölgesindeki görevlere katılması dâhil, hemen yakınımızdaki denizcilik bölgesinde güvenlik ve istikrarı sağlamak için belirgin derecede katkıda bulunmaktadır. Bu bizim kendi Bölgesel Denizcilik Güvenlik Devriyesi girişimimize ek olarak gerçekleşmektedir. Pakistan Donanması Türk ASFAT kuruluşuyla dört MİLGEM korvetinin inşası için sözleşme imzalamıştır. Bunlardan iki tanesi İstanbul’daki Donanma Tersanesi'nde ve diğer ikisi de Pakistan’daki Karaçi Tersanesi'nde inşa edilmektedir. Pakistan ve Türkiye arasında MİLGEM sınıfı savaş gemilerinin inşası için yapılan iş birliği, Pakistan Donanmasının kapasitesini arttırması bakımından benzersiz bir değer taşımaktadır. Gemiler birbirleriyle bir Ağ Merkezli Savaş Yönetim Sistemiyle entegre edilmiş olan son teknolojideki Yüzey, Yüzey Altı ve Anti-Hava Silahları ve Sensörleri ile donatılmaktadır. Bu prestijli proje aynı zamanda Karaçi Tersanesine Teknoloji Transferini ve güncelleştirilmesini de kapsamaktadır. Bu proje sadece dört savaş gemisinin inşa edilmesi ve teslimi değildir ama iki ülke arasında savunma sanayilerini ve donanmalarını kapsayan sürekli bir ortaklığın daha da güçlendirilmesidir. Türkiye’ye Super Mushshak uçaklarının tedarik edilmesi, iki ülke arasında savunma sektöründe büyüyen iş birliğinin bir ifadesidir. Bu eğitim uçağının teslimatı pandemiye rağmen bu yıl Temmuz ayında başlanması planlanmaktadır. İki taraftan da ilgili teknik destek ekipleri uçağın düzgün şekilde teslim edilmesini öngörmek için yakın temas halindedir."
"Her iki ülkenin ekipleri Milli Muharip Uçak (TF-X) projesinin ilk tasarım fazında iş birliği yapmaktadır"
Pakistan ile Türkiye Milli Muharip Uçağın (TF-X) geliştirilmesi için yapılan iş birliğine de açıklık getiren Qazi, son günlerde Pakistan Genelkurmay Başkanı'nın Türkiye'ye yaptığı ziyaretin detaylarını da anlattı.
"Benzeri zorluklarla yeni ve gelişen tehditlerle karşı karşıya olan Pakistan ve Türkiye, özellikle savunma alanında olmak üzere çeşitli çevrelerde iş birliğini derinleştirmiştir. Çağımızda, tek yönlü yaptırımların, gelişmiş teknolojilerin reddi ve seçilen bazı ülkelere tanınan imtiyazlar belirli hedeflere ilerlemek için araç olarak kullanıldığı bir çağda, sadece Pakistan ve Türkiye gibi ülkeler için bir araya gelmek ve uzun dönemli ortak girişimler aramak da dâhil olmak üzere ortak yürütülen araştırma ve geliştirme faaliyetleri aracılığıyla ortaklıklarını derinleştirmek doğal bir şeydir. Türkiye’nin Sonraki Nesil TFX Savaş Uçağı Programı işte böyle bir alandır. Pakistan tarafı buna davet edilmiştir ve her iki tarafın da ekipleri TF-X projesinin ilk tasarım fazında iş birliği yapmaktadır. Türk Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’in daveti üzerine, Pakistan Silahlı Kuvvetleri Birleşik Genelkurmay Başkanları Komitesi Başkanı Orgeneral Nadeem Raza, Türkiye’yi 27 Mart-2 Nisan 2021 tarihlerinde ziyaret etmiştir. Her iki taraf, güvenlik zorlukları üzerindeki ikili çıkarlar hakkındaki meselelerin tartışmaya açıldığı geniş toplantılar yapmıştır. İki kardeş ülkenin silahlı kuvvetleri arasında işbirliğini daha da geliştirmek için güçlü bir teyitleşme olmuştur. Türkiye’deki kalışı sırasında, Orgeneral Nadeem Raza Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ı, Türk Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar’ı, Türk Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal’ı ve Türk Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz’ü ve Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir’i ziyaret etmiştir. Kendisi aynı zamanda Türk savunma sanayilerinin çeşitli tesislerini gezmiştir. Yüksek düzeyde askeri ziyaretlerin artan sıklığı, iki taraf arasında büyüyen savunma iş birliğini yansıtmaktadır."
"Biz bölgede barışı ve iş birliğini desteklemeye çalışıyoruz"
Pakistan'ın Hint-Pasifik'te yaşanan Çin-Amerika çekişmesinde konumunu değerlendiren Pakistan Ankara Büyükelçisi Muhammad Syrus Sajjad Qazi, Pakistan'ın bölgede barışı desteklediğini ifade etti.
"Dünyadaki güçler arasındaki farklılıklar sadece yapıcı diyalog ve anlaşmalarla çözülebilir. Hem ABD hem de Çin yalnızca kendilerine değil ama bütün dünyaya göstermelidir ki, hedefleri ve ümitleri olduğu kadar beklentilerini de açıkça birbirleriyle karşılıklı olarak paylaşabilmeliler. Pakistan’dan bahsedersek, herhangi bir büyük güç rekabetinde bir tarafı tutmaktan ziyade, biz bölgede yapabildiğimiz kadar barışı ve iş birliğini desteklemeye çalışıyoruz. Bizim en samimi şekilde ümit ettiğimiz şudur ki, ABD ve Çin farklılıklarını sadece kendi ulusal çıkarlarını geliştirecek şekilde değil ama aynı zamanda gelecekteki uluslararası barışa ve refaha da katkıda bulunarak çözüme kavuşturabilsinler."
"Hindistan medyası sahte haber paylaşımı yapıyor"
Hindistan’ın doğru bilgi vermeyen basın organları tarafından Pakistan’a yönelik yapılan karalama çalışmasının asıl sebebini anlatan Qazi, bu yalan haberlerin Türkiye ile pakistan'ın arasında büyüyen iş birliğini hedef aldığını da söyledi.
"Hindistan medyası çok sayıda sahte haber paylaşımı gerçekleştiriyor. Dezenformasyon, gerçeklerin çarpıtılması, sansasyon yaratma ve en önemlisi basit imal etme yoluyla Hint devletinin söylemlerini geliştirmek için kullanılan önemli ve giderek artan derecede yüzsüzleşen bir aracıdır. Aralık 2020’de, Hindistan’ın Pakistan’a karşı kullandığı tarif edilemez derecedeki taktikleri EU DisinfoLab tarafından 'Hindistan Kayıtları – Ardı Sıra Gelen Soruşturma: AB ve BM’yi Hint Çıkarlarına Hizmet Etmek için Hedef Alan 15 Yıllık Operasyona Derinden bir Bakış' başlıklı raporunda gözler önüne serildi. Bu rapora göre, Pakistan’ı karalamak için dezenformasyon yaymak ve uluslararası kurumları kötüye kullanmak amacıyla geniş bir sahte medya kuruluşları, düşünce kuruluşları ve STK’lar ağı bulunmaktadır. Hindistan dezenformasyon ağı aynı zamanda Yasadışı Hint İşgalindeki Cammu ve Keşmir’deki insan hakları endişelerini dile getiren diğer devletlere karşı da yöneltilmiştir. Bu ağ ve onun çirkin propaganda makinesi de, Pakistan ve Türkiye arasında büyüyen iş birliğini hedef almak için fazla mesai yapmıştır. Hint tarafı, açık biçimde uluslararası kanunlara uygun olarak gerçekleştirilen yasal Pakistan-Türkiye siyasi, savunma ve güvenlik iş birliğini ve yüksek düzeyde askeri bağlantılarını karalamak için siyasi olarak güdümlenmiş girişimlerde bulunmuştur."