İsrail’in hava savunma sistemleri yetersiz mi kaldı?

İran ve İsrail arasındaki örtülü savaş, ilk kez kendini İsrail’in topraklarında gösterdi.

21 Nisan günü İsrail’in güneyinde bulunan ve 13 kilometre güneydoğusunda Şimon Peres Nükleer Araştırma Merkezi’nin yer aldığı Dimona kenti yakınlarında şiddetli bir patlama yaşanmış ve patlamanın sesi birçok noktadan duyulmuştu. Bölgeden gelen ilk görüntülerde siren seslerinin çaldığına ve patlamaya Gazze’den atılan roketlerin sebep olduğuna dair haberler paylaşıldı. Ancak bir süre sonra Gazze’den herhangi bir roket atılmadığı tespit edildi. İsrail Savunma Bakanlığı’ndan yapılan resmi açıklamada patlamaya, İsrail savaş uçaklarını engellemeye çalışan Suriye rejimine ait ve NATO adı SA-5 olan S-200 hava savunma sisteminin ateşlenen bir hava savunma füzesinin sebep olduğu belirtildi. 

Fakat hem patlama noktası (Dimona) ile füzenin ateşlendiği bölge (Şam) arasındaki mesafe (325 km), hem de patlamanın şiddeti dikkate alındığında, S-200 füzesinin böyle bir patlamaya sebep olamayacağı anlaşılmaktadır. Bu durum, patlamaya 300 kilometreden daha fazla menzile sahip bir balistik füzenin sebep olabileceği fikrini doğurdu. Açık kaynaklardan alınan bilgilere göre İsrail’in çevresinde böyle bir saldırıyı yapabilecek belirli aktörler bulunmaktadır. Buna göre İran’ın Lübnan’daki Hizbullah güçlerine ve Suriye’deki askeri varlığına 300 km menzile sahip Fatih-110 ve 500 km menzile sahip Fatih-313 balistik füzelerinden tedarik ettiği iddia edilmektedir.

Tel Aviv merkezli Kanal 12’nin haberine göre ise İsrail’in füzeyi engelleyememesinin sebebi, Dimona bölgesinde uygun hava savunma sisteminin bulunmamasıydı. Haberin devamında İsrail ordusunun Arrow-3 füze savunma sistemi ile bir füze fırlattığı ancak başarısız olduğu da eklendi.

İsrail topraklarındaki patlamaya İran menşeli bir balistik füzenin veya Suriye rejimine ait bir hava savunma füzesinin sebep olması, İsrail ve İran açısından üç temel sonucu olmuştur. Bunlardan ilki oldukça küçük bir coğrafyaya ve bu coğrafyayı koruyabilecek çeşitli tiplerde katmanlı hava savunma sistemlerine sahip olmasına rağmen İsrail’in kendisine yönelik balistik veya hava savunma füzesi saldırısını engelleyememesi olmuştur. İkinci sonucu ise İran’ın balistik füzelerini ilk kez doğrudan bir ülkeyi hedef alacak şekilde kullandığı ve başarılı olduğudur. Aynı zamanda İran’ın ilk kez İsrail’in saldırılarına misilleme yaptığı da belirtilmektedir.

Bu gelişmeler hava savunma sistemlerinin başarısı ile bilenen İsrail’in, balistik füzelere karşı yetersiz kaldığı görüşünü ortaya çıkarmıştır. 

Editör : SavunmaTR Haber Merkezi

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Benzer Haberler

Hoşgeldiniz

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Şifrenizi Sıfırlayın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi giriniz.