Libya barışa çok yakın

Doğusunda Mısır, batısında Tunus ve Cezayir, güneyinde Nijer ve Çad, güneydoğusunda Sudan, kuzeyi ise Akdeniz’in sıcak sularıyla komşu olan bir Kuzey Afrika ülkesi; Libya…

2011’de yaşanan devrim ülkede birçok şeyin değişeceğine, daha demokratik, daha müreffeh ve en önemlisi daha istikrarlı bir düzenin inşa edileceğine dair herkesi umutlandırmıştı. Nitekim ciddi çaba ve gayretlerle 2014 yılına kadar asgari müşterekler muhafaza edilerek ülkenin el-an içinde bulunduğu durumdan nispeten daha iyi bir vaziyette idare edilmeye çalışıldığı söylenebilir. Ancak 2014 yılına gelindiğinde Libya’da işler karışmaya başlamıştı.

Ülkenin doğusunda bulunan Tobruk şehri merkezli, yerel halk tarafından “Tobruk Hükümeti” olarak da anılan “Tobruk Temsilciler Meclisi” ve ülkenin başkentinden yönetilen, Birleşmiş Milletler ve uluslararası kamuoyu tarafından tanınan Libya’nın meşru hükümeti “Ulusal Mutabakat Hükümeti”nin bir türlü uzlaşamaması ve Tobruk Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih İsa’ya sadakatle bağlılığını bildirmiş olan Libya’nın doğusundaki gayrimeşru silahlı milislerin terörist lideri Halife Hafter’in ortaya koymuş olduğu saldırgan ve darbeci tutum neticesinde Libya’da yıllar sürecek çatışma ve iç savaş ortamı başlamış oldu.

Hafter’in savaş suçları UCM tarafından takip edilmekte

Halife Hafter, kendisine bağlı Rus paralı asker şirketi Wagner Grubu milisleri, yine Rusya’nın Suriye’den getirdiği Esed Rejimine bağlı paralı militanlar ve Hafter saflarında çatışan diğer gayrimeşru silahlı örgütler, Libya’da birçok katliam ve vandallığa imza attı. Gelinen süreç itibarıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi kuruluşların gözetiminde hâlâ Libya’da toplu mezarlara rastlanmaktadır.

2019 yılı nisan ayı itibarıyla Hafter ve milisleri UMH tarafından idare edilen Libya’nın başkenti Trablus’a yönelik bir harekât başlattı. Ulusal Mutabakat Hükümeti yetkilileri bölgesel ve küresel birçok aktör tarafından başlatılan saldırıya yönelik destek istedi. Ancak hiçbir ülke Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne bu haklı mücadelelerinde destek olmadı. Ancak, Türkiye kendisinden istenilen destek talebine karşı kayıtsız kalmadı ve destek talebini kabul etti. Türkiye’nin bölgede UMH’nin yanında yer alması birçok oyunu bozdu. Libya’da roller değişti ve UMH güçleri savunma pozisyonundan taarruz pozisyonuna geçtiler. Hafter milisleri Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Fransa ve Rusya gibi ülkelerin desteğini arkasına almış olmasına rağmen, Türkiye’nin desteğiyle sahada büyük başarılar ortaya koyan Ulusal Mutabakat Hükümeti güçleri karşısında ciddi kayıplar vererek Sirte-Al-Cufra hattına çekildiler.

Yaşanan çatışmalarla aksayan çözüm ve uzlaşı girişimleri, UMH tarafının Türkiye’nin desteğiyle sahada ortaya koymuş olduğu etkin mücadelelerin ve Hafter milislerinin vermiş olduğu büyük kayıpların ardından tekrar gündeme geldi. Ulusal Mutabakat Hükümeti ve Tobruk Temsilciler Meclisi yetkilileri ve Hafter, 23 Ekim 2020 itibarıyla ateşkes anlaşmasına vardıklarını belirttiler.

Varılan ateşkes anlaşmasının ardından 9 kasımda Birleşmiş Milletler’in gözetiminde Tunus’ta “Libya Siyasi Diyalog Forumu” başladı. Libya’daki birçok muhtelif siyasi, sosyal ve dini kesimi temsilen seçilen 75 kişi, Forum’da önemli kararlar almak için bir araya geldi. Forum’un öncelikli gündemleri geçiş hükümetleri devrine artık son verilmesi, seçim takviminin belirlenmesi gibi ana başlıklar oldu. Taraflar 17 Aralık 2015 tarihinde ortaya konulan Suheyrat Anlaşması’nı forumun siyasi çerçevesi olarak belirleyip anlaşmaya olan bağlılıklarını bildirdiler.

Libya halkı 24 Aralık 2021’de genel seçimler için sandığa gidiyor!

Yapılan görüşmeler, müzakereler ve değerlendirmeler sonucunda Libya’nın kurtuluş günü olan 24 Aralık 2021 tarihinde Libya genelinde seçimlerin gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı. Her iki taraf, BM Misyonu ve uluslararası kamuoyu seçim takviminin belirlenmesiyle alakalı memnuniyetlerini dile getirdiler.

Bunun yanı sıra, Forum katılımcıları müzakerelerde ülkenin doğusunda ve batısında bulunan iki hükümetin birleştirilmesi ve seçim sürecine tek bir devlet yönetimi şeklinde gidilmesini kararlaştırdı. Bu kapsamda UMH ve Tobruk hükümetleri halihazırda kendi bünyelerinde varlığını sürdüren devlet kurum ve kuruluşlarını muadilleriyle bir araya getirerek kurumları birleştirme kararı almışlardı. Bu kapsamda ülkeyi seçim sürecine değin yürütecek yeni bir Başkanlık Konseyi ve yürütme organının ihdas edilmesi de bekleniyor.

Bir taraftan siyasi uzlaşı süreci devam ederken bir taraftan da her fırsatta şiddet ve saldırganlığa başvuran darbeci General Halife Hafter savaş kapısını zorlamaya devam etti. Ancak, gelinen süreçte başarısızlığı müttefikleri tarafından da görülen Hafter’e, müttefikleri tekrar destek vermeye pek niyetli görünmedi. Diğer taraftan 23 Ekim’de varılan ateşkesin ardından oluşturulan UMH ve Hafter tarafından 5’er kişiden müteşekkil olan Ortak Askeri Komite de ateşkesin ihlal edilmemesiyle alakalı bütün gelişmelerin takip edildiğini duyurmuştu.

Öte yandan yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Libya Siyasi Diyalog Forumu’nda görüşülen bir öneride Libya’nın önemli üç bölgesinden (Trablus, Sirenayka, Fizan) birer temsilci seçilmesi ve temsilcilerden birinin Başkanlık Konseyi Başkanı ve diğer iki üyenin de başkan yardımcısı olarak belirlenmesi yoluyla 24 Aralık 2021’de bütün ülke genelinde yapılacak olan genel seçimlerin bu yeni yönetim ve yürütme organıyla götürülmesinin kararlaştırıldığı dile getirildi.

Bu bilgi ve değerlendirmeler ışığında, Libya’nın küçük çaplı çatışma ve gerilimler dışında olumlu ve yapıcı bir siyasi atmosfere girdiği söylenebilir. Yakın zamanda Libya devletini, Birleşmiş Milletler gözetim ve desteğinde, bütün ülke genelinde gerçekleşecek genel seçimlere götürecek yeni yönetim ve yürütme organlarının belirlenmesi bekleniyor. Yine bölgesel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, oluşturulacak yeni yönetimde Tobruk Temsilciler Başkanı Akile Salih İsa’nın Yüksek Devlet Konseyi Başkanlığı’na, UMH İçişleri Bakanı Fethi Başağa’nın ise Başkanlık makamına getirilmesi öngörülüyor. Gerçekleşebilecek muhtemel uzlaşı için müşterek bir yürütme organının ihdas edilmesi, iki tarafın da barışa katkı sağlayabilmesini mümkün kılabilir. Libya halkı ise bu sürecin ve ortaya konulan çözüm iradesinin belki de Libya’da kalıcı bir barış için son şans olabileceğine inanıyor.

Editör : SavunmaTR Haber Merkezi

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Benzer Haberler

Hoşgeldiniz

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Şifrenizi Sıfırlayın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi giriniz.