ABD üslerine yönelik saldırılar Savunma Bakanlığı’nı ikiye böldü

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Biden’ın Ortadoğu politikası sorgulanıyor!

Konuşlandırılmış ABD kuvvetlerine yönelik saldırılardaki artış, Savunma Bakanlığı’nda (Department of Defense, DoD) görev alan bazı yetkilileri kızdırdı. Bu yapılan saldırılardan sorumlu olduğuna inandıkları İran’a karşı izlenen stratejinin tutarsız olduğunu düşünen yetkililer, Başkan Biden tarafından onaylanan sınırlı misilleme hava saldırılarının kendilerine yönelik şiddeti durdurmakta başarısız olduğunu söylüyor.

İsmini gizli tutmak isteyen bir yetkili Washington Post’a şöyle konuştu: “Neyi caydırmaya çalıştığımızın net bir tanımı yok. İran’ın gelecekteki bu tür saldırılarını caydırmaya mı çalışıyoruz? Açıkça görülüyor ki bu işe yaramıyor.”

Son altı hafta içinde binlerce Filistinli sivilin öldürüldüğü, İsrail saldırılarına ABD’nin destek vermesi nedeniyle Orta Doğu’da ABD’ye yönelik alevlenen öfke, Biden ve yardımcıları arasında ABD personeline yönelik saldırılara verilecek aşırı tepkinin daha geniş çaplı bir çatışmayı körükleyebileceği endişesini arttırdı.

17 Ekim’den bu yana Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinin neredeyse her gün roket ateşi ve İHA’ların saldırısına maruz kaldığı ve bu süre zarfında en az 61 olay yaşandığı ileri sürüldü. Washington Post tarafından elde edilen Pentagon verileri, saldırıların her iki ülkeye yayılmış 10 ABD üssünü hedef aldığını gösteriyor. Buna karşılık Biden, hepsi de Suriye’nin doğusunda olmak üzere üç hava saldırısına izin verdi.

Yetkililer, düzenlenen hava saldırılarında silah ve mühimmat bulunduğu iddia edilen depoların, bir komuta merkezinin ve bir eğitim tesisinin imha edildiğini söyledi. Ancak yapılan operasyonlara rağmen bölgedeki öfke dinmedi ve saldırılar devam etti. Pentagon’un verilerine göre Ocak 2021 ile Mart 2023 tarihleri arasında yaklaşık 80 tane benzer olay yaşandı.

saldırılarKaynak: Washington Post, İsrail-Filistin çatışması başladığı günden beri saldırılan ABD üsleri ve saldırı sayıları

Üst düzey bir Savunma Bakanlığı yetkilisi, Pentagon’un önceki eylemlerin yanı sıra başkana ek seçenekler sunduğunu söyledi. Yetkili ayrıca Savunma Bakanlığı’nın mevcut yaklaşımla ilgili artan şüphelerini de kabul etti.

İran, Irak ve Suriye’de bulunan yaklaşık 3500 askerin konuşlandırıldığı Amerikan üslerini dağıtmak isteyen milislere destek veriyor. Tahran yönetimi, aynı zamanda İsrail’e karşı cephe açan Hizbullah’ı ve Yemen’deki Husi isyancıları da destekliyor. Pentagon, Husilerin geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz üzerinde 30 milyon dolar değerinde bir ABD Reaper İHA’sını imha ettiğini açıkladı.

Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Direktörü Christine Abizaid Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikan personeline yönelik saldırıların hız kesmemesine rağmen İran ve yandaşlarının bölgede “çok ince bir çizgide yürümeye çalıştıklarını” dile getirdi. İran’ın, İsrail ve ABD ile daha doğrudan bir çatışmaya girme riskini doğuracak açık eylemlerden kaçınırken, ABD ve İsrail karşıtı saldırıları mümkün kılarak bedel ödetmeye çalıştığını söyledi.

Zaman ilerledikçe ve saldırı sayısı artmaya devam ettikçe, bir ABD askerinin hayatını kaybetmesinin an meselesi olduğu endişesi artıyor. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Senatör Kevin Cramer bir röportajında şöyle konuştu: “Herhangi bir caydırıcılık hissetmiyorum. Ateş etmeye devam ediyorlar ve karşılık vermemizi bekliyorlar. Biz karşılık vermeyince onlar da ateş etmeye devam ediyor. Sonunda bu insansız hava araçlarından ya da füze veya roketlerden biri, bir Amerikalıyı öldürecek. İşte o zaman ortalık karışacak. Tahran ile tam teşekküllü bir savaş başlatmamızı önermiyorum. Ancak duruşumuzun biraz daha agresif olması gerektiğini düşünüyorum.”

Ekran görüntüsü 2023-11-20 125458

Savunma Bakanlığı, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Irak ve Suriye’deki saldırıları küçümsemeye çalışmış, bu saldırıları genellikle hatalı ve ABD altyapısına çok az zarar veren saldırılar olarak tanımlamışlardı. Yaralanan askerlerin hepsinin görevlerine kısa zamanda geri döndüğünü söyleyen yetkililer, bildirilen beyin yaralanmalarını ve diğer zayiatları “hafif yaralanma” olarak sınıflandırmıştı.

Benzer Haberler

Hoşgeldiniz

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Şifrenizi Sıfırlayın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi giriniz.