ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
ABD, yapay zekayı stratejilerinin tam kalbine oturtmuş durumda!
Yapay zekâyı, küçük gözetleme araçlarına ve İHA’lara pilotluk yapması, askerlerin kondisyonunu takip etmesi, ABD Hava Kuvvetleri uçaklarının ne zaman bakıma ihtiyaç duyacağını belirlemek, ABD’nin rakiplerinin uzay gelişmelerini takip etmek gibi amaçlarla kullanan ABD’nin, bu sistemleri stratejilerinin odak noktası yapmış durumda olduğu öne sürülüyor.
Pentagon, 2026 yılına kadar nispeten ucuz ve harcanabilir yapay zeka özellikli binlerce otonom aracı sahaya sürmeyi hedefleyerek Çin’in benzer faaliyetlerine ayak uydurmayı planlıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, ağustos ayında yaptığı açıklamada, ABD askeri inovasyonunun çok yavaş ilerlediğini belirtti. “Replicator” adı verilen bu girişim ile söz konusu yavaş ilerlemeye karşın yapay zeka yardımıyla küçük, akıllı, ucuz ve çok sayıda platformdan yararlanmanın amaçlandığını ifade edildi
Replicator girişiminin finansal ayrıntıları belirsiz olsa da, ABD medyası ve kamuoyu bu gelşmelerle birlikte, yapay zeka teknolojisinin silahlandırılmış sistemler de dahil olmak üzere bir dizi kuvvetin konuşlandırılmasında kullanılmasını ve yapılacak hamleler konusunda zor kararların alınma sürecini hızlandırmasını bekliyor.
Aktarılan bilgilere göre, ABD’de, bilim insanları, endüstri uzmanları ve Pentagon yetkilileri arasında, önümüzdeki birkaç yıl içinde tamamen otonom ölümcül silahların kullanılması konusunda büyük ölçüde bir görüş birliği bulunuyor.
Fakat yetkililer ile bilim insanları arasında bu sistemlerin “insanın kontrolünde ve emrinde ne kadar kalacağı” yönünde bir fikir ayrılığı bulunuyor. Pentagon, bu sistemlerin her zaman insanların kontrolünde olacağını söylerken uzmanlar ve bilim insanları ise zaman içerisinde bu sistemlerin üzerindeki insan etkisinin ve kontrolünün azalacağını vurguluyorlar.
Kötü bir ihtimal silsilesinde dünyanın başına neler gelebileceğinden çekinmeyen ABD medyası ise bu ihtimalde Çin, Rusya, İran vb. ülkeleri öne sürerek bu ülkelerin askeri yapay zekayı kullanmak için ABD’den bir taahhüt almadıklarını belirtiyor.
Bu konuda ise Pentagon sözcüsünden henüz resmi bir açıklama gelmedi.
Paradigma değişimleri
“Replicator” yapay zeka devrimi, savaşların yürütülme biçimini değiştirmeyi vaat ederken Pentagon’un tedarik ve geliştirme süreçlerinde karşılaştığı teknolojik ve personel tabanlı zorluklara dikkat çekiyor.
Şu anda Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi adlı düşünce kuruluşunda çalışan eski Pentagon yapay zeka üst düzey yetkilisi olan Gregory Allen, “Savunma Bakanlığı, son makine öğrenimi atılımından sonra yapay zeka gelişmelerini benimsemekte zorlanıyor” dedi.
Pentagon’un portföyünde, çoğu hala test aşamasında olan 800’den fazla yapay zeka ile ilgili sınıflandırılmamış proje bulunduğu ifade ediliyor.
George Mason Üniversitesi robotik merkezi direktörü ve eski bir donanma savaş pilotu olan Missy Cummings, “Şu anda Savunma Bakanlığı’nda sahip olduğumuz yapay zeka yoğun bir şekilde kullanılıyor ve insanları destekliyor. Etrafta kendi başına dolaşan bir yapay zeka yok. İnsanlar bunu savaş sisini daha iyi anlamaya çalışmak için kullanıyor. “ dedi
Uzay, savaşların yeni arenası
Yapay zeka destekli araçların potansiyel tehdit alanlarından biri de askeri rekabetin son arenası olan uzay.
ABD Uzay Kuvvetleri teknoloji ve inovasyon şefi Lisa Costa, bu ay çevrimiçi bir konferansta yaptığı konuşmada, Çin’in kendileri için bir tehdit olduğunu dile getirirken, Çin’in uydular da dahil olmak üzere yapay zekayı “kimin düşman olup olmadığına karar vermek” için kullanmayı öngördüğünü iddia etti.
ABD, yapay zekaya yönelik faaliyetleriyle birlikte bu “yarışa” ayak uydurmayı hedeflediğini gösteriyor.
ABD Uzay Kuvvetleri tarafından kullanılan “Machina” adlı operasyonel bir prototip, küresel bir teleskop ağıyla her gece binlerce veri toplayıp düzenleyerek uzaydaki 40.000’den fazla nesneyi otonom olarak izliyor.
Machina’nın algoritmaları teleskop sensörlerini bir araya getiriyor. Uzay Sistemleri Komutanlığı’ndan Albay Wallace Turnbull, Uzay Kuvvetleri’ndeki bir başka yapay zeka projesinin de radar verilerini analiz ederek yaklaşan düşman füze fırlatmalarını tespit ettiğini belirtiyor.
